Boşanma neticesinde yoksulluğa düşecek tarafa, hayatını ekonomik olarak devam ettirebilmesi için diğer eş tarafından sağlanan maddi yardım nafaka olarak adlandırılır. Boşanma davası devam ederken, yoksulluğa düşen eşe ödenen nafakaya tedbir nafakası denilirken, kararın kesinleşmesiyle birlikte buna yoksulluk nafakası denilir.
Hakim, nafaka miktarını belirlerken öncelikle mahkeme tarafından, tarafların sosyal ekonomik durum araştırması yapılır. Bu araştırma tarafların ikamet adreslerinin bağlı bulundukları karakollara müzekkere yazılarak yapılır. Yapılan sosyal ekonomik durum araştırması neticesinde tarafların ne kadar maaş aldıkları, ne işte çalıştıkları, aktif taşınmaz ve taşınır malları, kira gelirleri olup olmadığı tespit edilir. Bu araştırma neticesinde yoksulluğa düşen tarafa, hakimin belirleyeceği bir miktar nafaka bağlanır. Zira hakim, nafakayı belirlerken takdir yetkisini kullanarak bir belirleme yapar.
Bununla birlikte nafakaya hükmedilmesi için mutlaka bir talebin olması gerekir. Hakim re'sen bir araştırma yaparak nafaka bağlayamaz.
Ülke ekonomisi ve enflasyonda beklenmedik gelişmeler meydana gelir ise nafakanın miktarının artması mümkün olabilir. Yine aynı şekilde yoksulluğa düşen tarafın ekonomik durumunda iyileşme meydana gelirse nafakanın kaldırılması da mümkün olabilir.
TMK m. 175 gereğince nafaka süresiz bağlanır. Ancak bazı durumlarda nafaka kendiliğinden ortadan kalkar. Örneğin nafaka alacaklısı yeniden evlenirse, nafaka alacaklısı veya nafaka borçlusu ölürse nafaka kendiliğinden kalkar. Bu durumlarda ayrıca bir dava açmaya gerek yoktur.
Nafaka alacaklısının evlenmediği halde fiilen evliymiş gibi yaşaması, nafaka alacaklısının yoksulluğunun ortadan kalkması, nafaka alacaklısının haysiyetsiz hayat sürmesi gibi durumlarda ise nafakanın kaldırılması davası açılarak nafakanın kaldırılması talep edilebilir.