Adana Nafaka Davası ve Nafaka Türleri

  • Ana Sayfa
  • Adana Nafaka Davası ve Nafaka Türleri
Adana Nafaka Davası ve Nafaka Türleri

 

Nafaka Nedir?

 

Son zamanlarda ülkemizde ve özellikle de Adana ilinde boşanma davaları  artmaktadır ve  bu konuda uzman nafaka avukatı ile çalışılmaktadır. Boşanma davalarının sonucunda boşanmanın feri niteliğinde olan tazminat, velayet, nafaka gibi konularla ilgilide hüküm kurulmaktadır. Nafaka hükmü, boşanma davası ile hüküm altına alınabileceği gibi boşanma davası haricinde de nafaka davası açılıp hüküm kurulabilir. Bu konuda kişiler, Adana boşanma avukatı ile çalışabilir.

 

Nafaka; boşanma davası sürecinde ya da sonrasında ekonomik olarak yoksulluğa düşecek olan kişinin geçimini sağlamak için mahkeme tarafından bağlanan bir miktar paradır.

 

Nafaka Türleri Nelerdir?

 

Türk Medeni Kanunun'da 4  çeşit nafaka türü düzenlenmiştir. Şöyle ki; 

Tedbir Nafakası: Boşanma davası açılmadan önce ya da sonra bir eşin veya 18 yaşından küçük çocukların  geçinmesini sağlamak üzere mahkeme tarafından  hükmedilen nafaka türüdür.
İştirak Nafakası: Boşanma davası sonucunda çocuğun velayeti kendisinde olmayan taraf aleyhine çocuğun giderlerine katkı  sağlamak üzere mahkeme tarafından  hükmedilen  nafaka türüdür.
Yoksulluk Nafakası: Evlilik birliğinin boşanma kararı ile sona ermesi sebebiyle yoksulluğa düşecek taraf lehine mahkeme tarafından  hükmedilen nafaka türüdür.
Yardım Nafakası: Bu nafaka türünün diğer  nafaka türlerinden farklı olarak boşanma davası ya da  evlilik ile bir ilişkisi yoktur. Bir kişinin ,yoksulluğa düşecek olan altsoy ve üstsoyu ile kardeşlerine ödediği nafaka türüdür.

 

İştirak Nafakası

 

Türk Medeni Kanunu’na göre eşler müşterek çocukların bakım, yetiştirilme ve  eğitim gibi ihtiyaçlarını birlikte karşılamakla yükümlüdürler. 

 

Velayeti kendisinde olmayan anne veya babanın müşterek çocuğun giderlerine katkı olarak sağladığı nafaka türüne iştirak nafakası denir. Çocuğun bakımı, eğitimi, barınması, sağlığı beslenmesi ve  ulaşımı gibi giderleri iştirak nafakası dahilindedir. İştirak nafakası talep üzerine hükmedilebilen nafaka türü olup boşanma davası ile birlikte talep edilmesi halinde, iştirak nafakası boşanma kesinleştiğinde işlemeye başlamaktadır. Fakat iştirak nafakası boşanma davasından sonra tamamen bağımsız  bir dava ile talep edildiğinde ise  dava tarihinden itibaren işlemeye başlar.

 

İştirak Nafakası Hesaplaması

TMK madde 330'da; "Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur." şeklinde hakimin nafaka miktarını ne şekilde takdir etmesi gerektiği düzenlenmiştir. 

 

Yoksulluk Nafakası

 

Boşanma neticesinde yoksulluğa düşebilecek olan kadının ya da erkeğin talep edebileceği bir nafaka türüdür.
Yoksulluk nafakası da iştirak nafakası gibi talep üzerine hükmedilebilecek nafaka türlerinden biri  olup; boşanma davası ile birlikte talep edilmesi halinde, yoksulluk nafakası boşanma kesinleştiğinde işlemeye başlamaktadır. Fakat yoksulluk nafakası boşanma davasından sonra tamamen bağımsız  bir dava ile talep edildiğinde ise  dava tarihinden itibaren işlemeye başlar.

 

Yoksulluk Nafakası TMK madde 175 ile; "Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz." şeklinde düzenlenmiştir. 
 
 

Tedbir Nafakası

 

Tedbir nafakası, eş ve çocuk lehine mahkeme tarafından hükmedilen nafaka türü olup bu nafaka, boşanma davasının açılması ile birlikte talep edilebileceği gibi boşanma davasından ayrı olarak da talep edilebilir.

İştirak ve yoksulluk nafakasından farklı olarak tedbir nafakası, boşanma davası devam ederken talep edilebilen bir nafakadır. Kısacası boşanma davasının kesinleşmesi ile tedbir nafakanın adı eş içinse yoksulluk, müşterek çocuk içinse iştirak nafakası olarak adlandırılır ve devam eder.

 

 Medeni Kanun’un 169. Maddesinin:
“Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re 'sen alır. “ hükmü tedbir nafakası olarak düzenlenmiştir. 
Söz konusu nafaka türü tarafların talebine olmayıp mahkeme tarafından gerekli görüldüğü takdirde resen karara bağlanır.

 

Yardım Nafakası

 

Günümüzde en çok sorulan sorulardan biri de "Akrabalarımdan nafaka alabilir miyim?" sorusudur. Bu nafaka türü  TMK 364 ve TMK 366 maddelerin de düzenlenmiştir. Yardım nafakası, sadece boşanma durumunda   değil  alt soy üst soyların ve kardeşlerin de birbirinden belirli şartlarda nafaka talep etme hakkını kapsamaktadır. 

 

Türk Medeni Kanunu'nun 364. maddesi; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. Kardeşlerin nafaka yükümlülükleri, refah içinde bulunmalarına bağlıdır. Eş ile ana ve babanın bakım borçlarına ilişkin hükümler saklıdır." şeklinde yardım nafakasını düzenlenmiştir. 


Fakat boşanmaya ilişkili olarak da 18 yaşından sonra müşterek çocuğa ödenmesi gereken nafaka türüdür. Şöyle ki; müşterek çocuğun  giderleri 18 yaşına kadar iştirak nafakasından karşılanırken 18 yaşından itibaren iştirak nafakası yükümlülüğü sona erer, bu nedenle bu giderlerin yardım nafakası davası ile talep edilmesi mümkündür.

 

Yardım Nafakası Kimlerden İstenir?

Yardım nafakası kişinin altsoyu, üstsoyu ve kardeşlerinden dava yolu ile  isteyebileceği bir nafaka türüdür.
•    Altsoy: Yoksulluğa düşen kişinin çocuğu, torunu ve torunun çocuğu
•    Üstsoy: Yoksulluğa düşen kişinin babası ve annesi, büyükbabası, babaannesi, dedesi ve anneannesi
•    Kardeş : Yoksulluğa düşen kişinin aynı anne ve babadan veya anne ya da  babası ortak olan kişileri ifade eder.

 

Yardım Nafakası Davası Hangi Mahkemede Açılır?

Yardım nafakalarında  görevli mahkeme Aile Mahkemesi olurken yetkili mahkeme ise nafaka yükümlüsünün yerleşim yeri mahkemesidir. Yardım nafakası açan kişinin, yoksulluğa düştüğünü mahkemede hukuka uygun ve somut delillerle ispatlaması gerekir ki mahkeme aşamasında hak kaybına uğramamak için yine alanında uzman bir Adana nafaka avukatı ile çalışmanız faydalı olacaktır.

 

Nafakanın Ödenmemesi Halinde Ne Yapılabilir?

 

Mahkeme; boşanma davası devam ederken taraflardan biri lehine tedbir nafakası, dava sonunda ise; iştirak nafakası veya  yoksulluk nafakası ödenmesine hükmedebilir. Nafaka borçlusunun , söz konusu bağlanan nafakayı ödememesi durumunda nafaka borçlusunun tazyik hapsine mahkum edileceği İcra İflas Kanunumuzda düzenlenmiştir. Nafaka alacaklısının, uzman boşanma avukatı ile çalışarak bu konuda yardım alması hak kaybının önüne geçecektir.

 

İcra ve İflas Kanunu’nun 344. Maddesinde de belirtildiği üzere; “Nafakaya ilişkin kararların gereğini yerine getirmeyen borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra kararın gereği yerine getirilirse, borçlu tahliye edilir. 

 

Borçlunun, nafakanın kaldırılması veya azaltılması talebiyle dava açmış olması halinde, ileri sürdüğü sebepler göz önünde bulundurularak, tazyik hapsinin uygulanması bu davanın sonuna bırakılabilir.”

 

Nafaka ödenmediği durumda nafaka alacaklısının Adana boşanma avukatı ile çalışarak İcra Ceza Mahkemesin de  dava açma hakkı bulunmakta olup söz konusu ceza davasını açmak için belirli koşullar aranmaktadır.

  •  Nafakaya İlişkin Bir Mahkeme Kararı Olmalıdır:

Mahkeme tarafından  gerekçeli karar ya da ara karar ile nafaka ödenmesine ilişkin bir karar mevcut olmalıdır.

  •   Nafakaya İlişkin Başlatılmış olan  İcra Takibi Kesinleşmiş Olmalıdır: 

Mahkemece hükmedilen nafakadan dolayı nafaka borçlusu aleyhine icra takibi başlatılmalı ve başlatılan bu takibin kesinleşmesi gerekmektedir.

  •  İcra Emrinin Tebliğinden İtibaren En Az Bir Ay Geçmiş Olmalıdır:

Başlatılan icra takibinden sonra gönderilen icra emrinin borçluya tebliğinden itibaren en az bir ay geçmeden ceza davası açılamaz.

  • Ödenmeyen aylık nafaka hakkında şikayet en fazla 3 ay içerisinde yapılmalıdır: 

Bu 3 aylık süre hak düşürücü bir süredir. 

  • Şikayet Aylık Nafakanın Ödenmemesi Halinde Yapılabilir: 

Aylık nafaka “öncelikli alacak” niteliğindedir. 

 

Yukarıda açıklanan şartların gerçekleşmesi ile nafaka ödemeyen kişi aleyhine İcra Ceza Mahkemesine verilecek şikayet dilekçesi ile dava açılır ve yukarıdaki şartların varlığı halinde dava sonunda borçlunun 3 aya kadar tazyiken hapsine karar verilir.

 

Eğer dava devam ederken nafaka borçlusu, ödemesi gereken nafakayı öderse ceza verilmez.Dava sonunda nafaka borçlusu hakkında  3 aya kadar hapis cezası verilmesi halinde ise borçlunun nafakayı ödemesi halinde hapis cezası kaldırılır. Fakat ceza infaz aşamasında ise borçlu tahliye edilir.

 

Nafaka ve nafaka ile ilgili hukuki konulardaki sorunlarınız için bu alanda uzman nafaka avukatları - boşanma avukatları ile çalışmanız, haklarınızın korunması açısından faydanıza olacaktır.