18 Yaşını Dolduran Çocuklar Yardım Nafakası İsteyebilir Mi?

  • Ana Sayfa
  • 18 Yaşını Dolduran Çocuklar Yardım Nafakası İsteyebilir Mi?
18 Yaşını Dolduran Çocuklar Yardım Nafakası İsteyebilir Mi?

Boşanma davası sonunda mahkeme tarafından bağlanan iştirak nafakası çocuğun ergin olmasından sonra sona erer. Çocuk ergin olduktan sonra iştirak nafakası kendiliğinden devam etmez. Nafaka borçlusunun, iştirak nafakası ödeme yükümlülüğü de son bulur.

 

Bunun için ergin olan kişinin, yardım nafakası davası adı altında yeni bir dava açması gerekmektedir. Bu konuda  dava açmak isteyen kişi, hak kaybına uğramamak için  alanında uzman Adana nafaka avukatı ile çalışmaldıır.

 

  • Türk Medeni Kanunu’nun 327/1.maddesinde; "Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır."
  • Türk Medeni Kanunu’nun 328/2.maddesinde; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder."

 

Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler.

 

18 yaşını dolduran çocuk, eğer eğitimine devam ederse kanun gereğince anne ve babanın bakım yükümlülükleri de devam eder. Bu durumda çocuk, ana veya babasından kendisi lehine 'yardım nafakası davası'  açabilir.

 

  • Türk Medeni Kanununun 364/1. maddesinde; “Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üst soyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür.”
  • Yine aynı kanunun 365.maddesinin 2.fıkrasında; ise “Davanın; davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir.” denilmektedir.

 

YHGK, E. 2013/3-1627, K. 2015/1020, T. 13.3.2015

ÖZET : Dava, yardım nafakası istemine ilişkindir. Dava tarihi itibariyle davacı çocuk reşit olup, iki yıllık meslek yüksek okulu mezunudur. Aynı zamanda, eğitimini 4 yıllık bir fakültede tamamlamak isteyerek, Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesine de kayıt yaptırmıştır. Davanın açıldığı tarihte de 3. sınıf öğrencisi olarak eğitimine devam etmektedir. Meslek yüksek okulundan mezun olmakla birlikte, mesleğine uygun bir iş bulamamış; özel yeteneği nedeniyle düğünlerde müzik aleti kullanarak, cüzi bir miktar para kazanmaktadır. Kazandığı para, ihtiyaçlarını karşılamadığı gibi, okulunun harç ve giderlerine de yetmemektedir. Bu durumda, davacı çocuğun davalı babanın yardımına ihtiyacı olduğu anlaşılmaktadır. Baba yoksulluğa düşmüş çocuğuna yardım etmek zorundadır. Çocuğun okulunu bitirip, bir işe girmesi, çocuğun yararına olduğu gibi, babanın da yararına bulunmaktadır. Şu halde, yerel mahkemece davacı yararına hakkaniyete uygun bir miktarda yardım nafakasına hükmolunması gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle davacı çocuğun nafaka isteminin tümden reddine karar verilmesi doğru değildir.

 

YHGK,E. 2017/3-1012, K. 2019/1145, T. 7.11.2019

ÖZET : Dava, eğitimin devamı nedeniyle yardım nafakası istemine ilişkindir.Ergin çocuğun eğitiminin devam etmesi hâlinde ana ve babanın durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde yardımda bulunmaları bir yükümlülük olarak TMK'da öngörülmüştür. Davacı geliri uygun miktarda olan annesiyle birlikte aynı evde yaşaması nedeniyle annesinden de yardım aldığının kabulü gerekir. Davalı babanın maaşından yapılan kesinti ile birlikte dahi aylık gelirinin eğitimine devam eden ve düzenli bir geliri bulunmayan çocuğuna bir miktar nafaka ödeyebilecek kadar olduğu kuşkusuzdur.